Urla Bağ Rotaları ve Festivaller
Urla Bağ Yolu
Ülkemizin bağcılığa çok uygun bir coğrafyada olduğunu birçok kez duymuşsunuzdur. Urla’da ülkemiz için bu alanda önemli bir bölgedir. Antik çağlardan günümüze kadar süren şarapçılığın Urla’daki geçmişi İyon, Pers ve Roma medeniyetlerine dayanıyor.
Özellikle son dönemde sosyal medyada çokça konuşulan üzüm bağlarını ziyaret etmek Urla’da yapabileceğiniz en özel aktivitelerden biridir. Muhteşem manzaranın yanı sıra bu bağlardan toplanan toplanan üzümlerle yapılan şarapları tatmak keyifli bir deneyim sunuyor.
Üzümlerin toplanışını, nasıl yıkandıklarını ve ayıklandıklarını görebileceğiniz, şarap yapımını tam olarak deneyimleyeceğiniz dönem olan bağ bozumu dönemi Ağustos sonu- Ekim başı arasında gerçekleşir. İlkbaharın sonu gibi bağ rotası yapmanızı tavsiye ederiz, bir önceki senenin şaraplarının hazır olduğu ve yeni şişelemelerin yapıldığı bu dönemde bağ rotalarına gitmeniz için en iyi zamandır. Ancak hasat yani bozum zamanı hava durumu değişiklikleri nedeniyle her sene aynı olmayabilir bu sebeple gideceğiniz bağ evini arayarak ziyaretiniz için en uygun zamanı öğrenebilirsiniz.
Urla'da Gidebileceğiniz Bağ Evleri
Urla Bağ Rotası
Urla’nın bağcılık anlamında önemi Roma İmparatorluğu döneminde dönemin imparatoru Domitianus Roma şaraplarının Urla’dan gelen şarapların kalitesiyle piyasadan silinme noktasına gelmesi sebebiyle bölgedeki bağların takılmasını emretmiş, neyse ki imparatorun çevresi bu şaraptan vazgeçemeyecekleri için imparatoru vazgeçirmeyi başarmışlardır 🙂 . Gelin gezip görerek şarabın en güzelini alabileceğiniz Urla’da bulunan bağ evlerini birlikte tanıyalım.
1. Mozaik Şarapçılık
Mozaik Şarapçılık özellikle yeni nesil farklı üzüm türlerinin birlikteliğinden elde edilen şaraplarıyla ön planda. Deneysel tatları deneyimleyebileceğiniz Mozaik Şarapçılık’ta görebileceğiniz en önemli şey de sulama sisteminin olmamasıdır. Toscana ve Bordo gibi dünyanın en önemli şarap merkezlerinde bağlar hiçbir koşulda sulanmıyor. Bu sayede kökler yer altındaki suya ulaşmak için daha derine ilerliyor. Bu da farklı katmanlarda bulunan minerallerin üzüme aktarılmasını sağlıyor.
2. Urla Şarapçılık (Urla Bağ Yolu)
Urla Şarapçılık’ın bir tablodan farksız gözüken bağları Toscana’dan güzel bir ziyafeti ziyaretçilerine sunar. Urla Şarapçılık’ın en büyük misyonu bölgede şarapçılık kültürünü yeniden canlandırarak bölgenin tarihini geleceğe taşımak.
3. USCA Şarapçılık
Kuşçular Köyünde bulunan USCA bağ evi yarattığı “Sonnet” markası ile sektörde adını duyurmaka. William Sheakespeare’in sonnetlerinden esinlenen USCA Şarapçılıkta her şarap şişesinin üzerinde bir sone ve kaçıncı şişeyi içtiğinize dair numara bulunmakta.
4. Urlice Şarapçılık
Adını Ulice adında bir kralın kızından alan Urlice Bağ Evi butik şarapçılığının yanında, organik tarım ve yavaş yemek (slow food) kültürlerinide işletmesinde bulunduran bir bağ evi. Üretim, yıllandırma, hasat ve restoran hizmetleri hepsi aynı yerde yapılıyor. Özel şarap tadım etkinlikleri de olan Urlice Şarapçılık restoran bölümünde de peynir tabağı, ince hamurlu pizza, yerel otlarla hazırlanan salatalar gibi şarabın yanında lezzet deneyimini tamamlayan yemeklere sahip.
Urla'da Gidebileceğiniz Festivaller
Urla Enginar Festivali
Urla’nın en önemli sembollerinden biri olan enginar her yıl geleneksel olarak düzenlenen Uluslararası Enginar Festivali’yle enginarın tadına doyacağınız bir festival. Yerel üreticiyi destekleyerek Urla enginarının tanıtılması amacıyla düzenlenen festival Torosan Mahallesi’nde bulunan yaklaşık 30 dönümlük enginar tarlasında gerçekleşiyor.
Burada çeşit çeşit lezzetli yemekler ve geleneksel reçetelerle pişirilmiş enginar yemeklerinin yanı sıra, “Etsiz doyamıyorum” diyenler için körpe kuzu etiyle pişmiş enginar, et yemiyorum diyenler için baklalı zeytinyağlı enginar, bir Ege klasiği olan enginar dolması… Nerdeyse tüm meydan ve meydana yakın sokaklar tezgahlar dolusu taze enginar, çeşit çeşit enginarlı yiyeceklerle dolu dolu bu festival Urla’da mutlaka tavsiye ettiğimiz deneyimlerden biri.
Alaçatı Ot Festivali
Alaçatı Ot Festivali ilk olarak 2010 yılında ve bir gün olarak gerçekleşmiştir. İlerleyen yıllarda ise festivale ilgi arttıkça süre dört güne çıkmıştır. 2010 senesinden bu yana bölgenin turizmine büyük katkı sağlayan ot festivali Ege bölgesinin vazgeçilmez otlarını sizlerle buluşturuyor.
Festival boyunca Ege mutfağını süsleyen onlarca çeşit ot stantlarda yerini alıyor. Her derde deva bu otları satın alırken satıcıdan bilgi edinmeyi unutmayın. Ot yemekleri, ev yapımı salçalar, reçeller, çörekler ve pastaların da sunulduğu organizasyonda Ege mutfağına özgü lezzetler tadılıyor. Aynı zamanda tüketilen yiyecekler ve kullanılan malzemelerle ilgili farklı bilgiler ve tarifler veriliyor.
Böylece standları ziyaret edip alışveriş yapan ziyaretçiler beğendikleri lezzetleri kendi evlerinde, öğrendikleri püf noktalarıyla yapabiliyorlar. Her yıl bir otun ana tema olarak belirlendiği ve yemeklerin ağırlıklı olarak bu otla yapıldığı ot festivalinde dağlama, deli kereviz, deve tabanı, ebegümeci, hardal, iğnelik, körmen, radika, şevketi bostan, tilkişan, tirşik otu, turp otu ve yabani rezene, ziyaretçilerin beğenisine sunulan yüzlerce otlardan sadece birkaçı.